25.12.2014

Dinazor


Böyle giderse, böyle gitmez.
böylelik, tarihsel olmayan yani tekkerrür etmeyen bir süreçtir.
Bir şey gerçekse rutine giremez muhakkak değişir.
Bu yüzden muhafaza ve muhafazakarlık gerçek üstü bir eylem ve durumdur.

"Çok tökezledim hayatta,
Hiç düşmedim
Yakardım çok kez ayakta
Hiç küsmedim."
  Çağdaş Türkçe pop şarkısı sözü yazabilir miyim diye denedim oluyormuş.

Yılan balıkları çiftleşmek için 6000 km yol gidiyorlarmış.
Yılan balıkları "elektrikli" oldukları için çok yakmıyorlardır herhalde.

Sanki bütün düğünlerde aynı gevşek adam şarkı söylüyormuş gibime geliyor.
Ha bir de her düğünde kitle ile alakasız olarak aşırı mini giymiş biri oluyor.

Ben de bimden aldığım gofretli Hollanda tatlısını a101'den aldığım latteye banıyorum.
Aynı kombinasyom starbucks'da da mevcutmuş.
Kârda mıyım zararda mıyım anlamıyorum.

Çizer adamın direnişi iki rengin dışına çıkmama çabasıdır. 
(Masraf oluyor)

Adım Nebile olsa sürekli "ahh ne bileyim ben" diye şarkı söylerdim.

Mutsuz olmak ile mutlu olmak arasında incecik bir çizgi yok, dağlar var.
O dağlarda yaşan güzel kadınlar, çalışkan adamlar, uslu çocuklar var.
Mutsuz olmamak mutlu olmak demek değildir.
3.halin imkansızlığı çoğu zaman geçerli değildir.

Dışarıda tek başına olduğum zamanlarda yüzeysel arkadaş topluluklarını gözlemlemekten keyif alıyorum, cümle başına 2.1 "kanka" ve  3.2 de "yaa" düşüyor.
Gerçekten konuşacak hiç bir şeyleri yok,
 var olan internet geyiklerini yansıtıyorlar sadece.. 
Bu kadar kötü özelliklerinin yanında çok da gereksiz para harcıyorlar böylece ekonomi dönüyor (dönüyor dönüyor ve gene yandaşın cebine dahil oluyor)

"Kötüleri yenmek zamanı yenmekten daha kolay"mış.

Bunu daha öncede yazdım ve söyledim: ilkokulumdaki tüm kızlar birbirine benzeyen adamlarla evlendi, sosyal medyanın gözüme gözüme soktuğu bu durumlarda "ben de o adamların tipinden hiç yok lan." hissi insana farklılıklarından ötürürü zor bir hayat yaşayacağnı farkettriyor, 
eğer siz de ben gibiyseniz sizin ben ta *mınıza korum, faklılığımda gözünüz vardı demek.
Zaten matematiği anladığım ilkokul 3.sınıfta 30 soruluk bir testten 30 aldığımı söylediğimde bana inanmayan kızlar da gene bu kızlardı, onları çok düşünmedim matematiği de zirvede bıraktım.

"Acaba ilham perini ilhan peynir diye sattılar mı?" diye soru duydum.

Çarşıda tuvaletler paralı olunca avmlerin yükselişi başladı, avmler yüksek fiyatları ile bizlerden o tuvaletin parasını alıyorlar o ayrı.

" Ünlülerin gerçek isimleri " adlı resim galerisini, 
" Ünlülerin instagram fotoğrafları " adlı resim galerisine tercih ederim.
ki " Ünlülerin gerçek isimleri "nin bir resim galerisi olarak sunulması  düpedüz saçmalık.

Geleceğe inancı olmayan adamlar Türk Kahvesini çay bardağı ile içerler.

"Hayatımın erkeği", "hayatımın kadını" vb kararları alabilen herkesin bir zamanlar kaybettiği büyük bir şeylerin getirdiği farkındalıktan bahsediyorum.

Ne senden önce ısıtılmış bir eve girebilirsin, ne de ellerin doluyken kapı ziline basabilirsin.
Yalnız yaşayanları sevin.

Sezen Aksu pilavı çok severmiş. Bir gün Antalya konserinden sonra 7 Mehmet'e gelmiş. Özel bulgur pilavı olduğunu görüp tadınca, mekanın sahibi Hakkı Akdağ'ı çağırmış. "Bu pilavı sen yaptıysan benimle evlenir misin?" demiş. Hakkı Akdağ da "ben zaten evliyim" deyince, Sezen Aksu da "o zaman beni dost olarak al" demiş.. Hakkı Bey bu kez de "benim dostum da var" deyince gülüşmeler olmuş ve o günden sonra özel bulgur pilavının adı "Sezen Aksu Pilavı" olarak kalmış.

Bu kış da bol bol banyo lifi modeli bereye maruz kaldık çok şükür, bahar gelse de buralar hep iyice gerilmiş tayt olsa.

Bugün yürüyen merdivenlerde özledim seni
Akşam olurken çimlere bakarken özledim
Eksik dörtlükler gibi özledim
İşte böyle üreyen duygularla özledim seni.

Doksanlı yılların Popüler bir şekilde uzun süre saçma nostaljisi yapıldı fakat bu yılların gerçek simgesi dinazordu, dinazor dönemin az ama yeni teknolojisini ifade etmek için oldukça uygundu, bilinen bir şeye eklenmiş teknolojilere sahip olduğu için de bu teknolojik yenilikler rahatça farkediliyordu.
Konuyu köpürttüğümüz Kuzenim Anıl da " Ulan Jurassic park, senin oyuncak robot dinozorlar, 3D dinazor gözlükleri, dergiler, trex iskelet maketleri, Dino'yu da saymıyorum... 
Ne cok dinazora maruz kalmışız lan. Diyorum her şeyin cevabı orada bi yerde, çocuklara bu kadar dinozor yüklemesi neden yapılır ya?" Dedi
Ben de çaresizliğimi bir de Dinazor Salam ile Power Rangers'ın dinazorları vardı diyerek bastırdım.

İnstagramda hediye gelsin diye sürekli makyaj malzemesi reklam fotoğrafı paylaşan arkadaşım var. 
Evli barklı kimyager insansın, hadi kocan almıyo ve senin de para veresin yok. Oturup kimyasalları mı birleştire miyorsun?
O da değil işte düz bedavacılık.

Vedat Milör: - sizin bu fırın da eski efsunlu bir fırın yani
Konyalı Pideci: - vallahi eski tabii de bi'şeyi varsa yaptırabiliriz yani, sonuçta tuğladan.
Vedat Milör: - yok yok o anlamda değil..

"Bir şey mi unuttum acaba" hissi insanı yer bitirir ve hayatınızın en monotonlaşmaya başlayan zamanında ortaya çıkar.

Beyoğlunda oturduğum ve istanbuldan gitmeyi kesin kafaya koyduğum zamanlardı taksim civarındaki bir kargocuda sıradayım bir şey sorup kaçacağım, 
bir şey sorup kaçmak için sıraya girmekten nefret ediyorum ama başkasının işi ile meşgul olan bir çalışana da soru sormayı sevmiyorum. 
Galiba ben her mağazada, her resmi dairede bir danışma olsun istiyorum; hele bir de eski prinç levhada times yazı karakteri ile "danışma" yazıyorsa uf demeyin keyfime.. 
Neyse işte sırada beklerken Sn. Gülşen Bubikoğlu'na gidecek bir paket gördüm adresini hayırlamıyorum ama anadolu yakasında sakin bir yerdi, "koskoca Bubiğe de ancak bu yakışırdı." dedim, sorumu sordum görmeden bişey diyemeyiz dediler. Bir kaç gün boyunca herkese Bubiğin adresini anlattım, bir tek okul arkadaşım, devrem Mehmet ciddiye aldı. Kargocuyu da kullanmadım, dev bilgisayar kasamı otobüsle Antalyaya taşıdım.
İstanbula bir daha hiç taşınmadım.

Çizim: bu blogun yeni çizeri olan bir arkadaşa aittir.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...