22.12.2013

Kadın

Geçtiğimiz yaz değil ondan önceki yaz mevsimiydi galiba, 
yazlarımız çok biribirlerine benzemeye başladı şu aralar,
emin olamıyorum.
Vakit bulup Murat, Güneş ve Ben, Lara sahilinden, denizden dönüyorduk.
Yaz akşamı işte hava çok güzel kararıyordu, 
pek bir trafk yoktu, Güneş'in sonradan sattığı arabasındaydık, eve dönüyorduk, arabada olduğumuz için açık camdan içeriye inceden bir rüzgar esiyordu,
Bilenler bilir Antalyada yazın inceden esen serin rüzgar külçe altın değerindedir.
 bir yandan geyik muhabbetini inceden harlıyordum, bir yandan da dışarı çıkardığım elimle rüzgar sörfü yapıyordum, az evvel de denizde elimle sörf yapmıştım,
takım bozulmasın istiyordum.
Derken cd'de bir şarkı çıktı az evvel geyik yapan ve kıçında cıvıl cıvıl mayolarla oturan, yarı nemli havlulara sahip biz çocukların üzerine bir ağırlık çöktü, 
sonra geyik yavaş yavaş kesildi, bi'süre sessizlik oldu
 sanıyorum o sıralar hepimiz kalbimizi duymuş, kalbimze dokunmuş kadınları düşündük,
(Güneş arabayı satmayı da düşünmüş olabilir, tam bilemedim şimdi.)
sonlarına doğru şarkıya çok inceden eşlik etmeye başladık.

Şarkı bitti.
Biz bitemedik, azalarak, azalanı doldurarak yola herdaim devam ettik.

1.12.2013

Artık Yıl


  Artık sabah yerine koyduğum soğuk istanbul öğleden sonraları pastahaneye gidip, söylememe gerek kalmadan üzeri tuzlu gelen peynirli sigara böreği ve zeytinli açma yiyemiyorum.
  Artık pastahanede "üç buçuk versen yeter"i duyamıyorum,  
  Artık artan paramla "başka yerde bulamam" diyerek capri-sun safari 
alamıyorum.
  Artık zaten capri-sun'ı heryerde bulabiliyorum,
ambalajını değiştirmişler.
Aslanı falan sempatik hale getirmişler tadı değişmiş mi bilmiyorum zira artık ondan da aynı tadı alamıyorum.

Herşey değişiyor.
iyi yada kötü herşey geçiyor, yitiyor, bitiyor.
Isırın hayatı dişiniz kesiyorken.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...