14.02.2012

Gayet Edepli Edebiyet


merhaba,

kırmızı ile siyahtan ziyade kırmızı ile laciverti daha beğendim.
bunu da axe adlı deodorantın reklam filminde lacivert entarili kırmızı
saçlı bir hanımefendiyi görünce farkettim.

Gökçe (şarkıcı olan) giderek Cicişlerden birine benziyor.

bence b.m.c. diye reklam vardı.
kendi gitti sloganı akıllarda kaldı yadigarspor.

''ÜBER YAKIŞIKLIYIM'' diyen adam duydum.
vay gidi artık nasıl şımardıysa üstün alman yakışıklısı gibi..

genç insan 'sade soda' içmez.
biz içiyoruz oradan biliyoruz.

çok mause kullananların avuçlarının alt kısmında sorun oluyormuş.
vay gidiler gidisi.

çaydan aldığı ilk yudumun ardından ''örli gırey'' diyen adam
tutuklanmış,
şehir eski huzurlu günlerine kavuşmuş.
çay eksperimisin be mübarek.

dikkat ettim klavyenin en uzun isimli tuşu caps lock.
tıpkı bir sinsi gibi bakıyor orada bize.
hayır pek kullanılmıyor da hıyar ağası.

en büyük zevki çişini çok tuttuktan sonra işemek olan insana yanarım.

her genç kızın başına gelir: Fransızca öğrenmeyi denemek ve hemen

akabinde vazgeçmek.
halbuki İspanyolca dururken.. peeeh.

Antalyada 5 dakika yağmur yağdı o da benim üzerime yağdı.
şeker olduğu için hemen eriyecek Antalya halkı anında tente altlarına saklanınca yollar bana kaldı.
durmadım yürüdüdüm.
sonra güneş doğdu(güneş hep doğar) fakat yağmur dinmedi.
o da çok garip oldu.
bugün güneş parçalarında yağan yağmuru seyrettim ben.
bir de ıslanınca farkettim saçım uzamış.

Zakkum diye müzik gurubu var ya,
onu hiç sevemiyorum ben.
yapabileceğim bir şey yok.
ben böyleyim, onlar öyle,
bu durum da böyle.

alkolün etkisi olmaz ''alkolün tesiri'' olur.

sarı kazaklı arkadaşım Özge E.'ye bu aralar sürekli ''sarı kazak'' diyorum.
gerçi genel olarak zaten sürekli rumuzla hitap ediyormuşum ki kendisine adı ile hitap ettiğimde ''bana Özge dedin'' diyor.
neyse,
bu arada bu Özge kelimesinin ''başka'' anlamına gelen bir anlamı da var
o da çok güzel, güzel, güzel.
adını bu kadar seviyorum madem niye rumuz yapıyorum onu da bilemedim.

keşke bitmeseydi: Algida İbibik (dondurma)
iyiki bitti: Kolbastı Furyası

belediyecilik de başlı başına bir kavram..
hükümetçilik yok mesela..

Ali Tekintüre'yi bilmeyen arabesk hakkında konuşmasın.

''alışkanlık bin betermiş aşktan''
'Mektubumu Buldunmu' isimli şarkıdan bir dize.

genç kızlarımızda traş olmayan (sakallı) erkeği beğenme diye bir durum oluşmuş.
halbuki traş,
hele de jiletle yapılan traş,
gayet erkek işidir.
traş olmayan kişiye kız deriz biz.

traş olan kıza lafım yok..

Mesai kavramının en güzel dillendirildiği şarkı: Fabrika Kızı

Antalyada bir açık parfümcüde ''bihter ve hürremin kokusu geldi'' yazıyor.
direkt kendi kokuları geldiyse o başka bir sapıklık da..
parfümlerinin kokularını tv'den alabilen bir kitleye de ayrı hayranım.

makarnanın yanında yarım ekmek yiyen kıza benden selam olmasın.
o neymiş öyle..
gerçi şekilli kafe makarnası ise olabilir tam bilemedim .
onların ekmekleri de küçük oluyor zira.

itiraf edeyim denizler altında 20.000 fersah'ı okumadım.
kim okuyacak o kadar fersahı piiiuuuv..
yumurtadan çıkan öğretmeni okumuştum o da çok acayiptir.

son yudumu alırken yüzleşirsin cam bardağın markasıyla.

pide gavur icadı olsaydı,
gavur eller kesin yapardı
aşık veysel adında
uzun ince bir pide.

facebook'dan kedi kavramını kaldırsınlar internet yüzde beş oranında hızlanır.

Antalyada şok markette Capri-Sun gördüm,yanında da Mis Ayran bir an

1999 yılına gitmişim..
ayıldığımda fotoğraf çekiyordum.
bir de şok markette satılan supangle ayrı güzelmiş..tazesi denk gelirse 1.5 liraya kıyıp alınız.

adele adlı şarkıcı kızımız da tam ''daha da büyüdüm ben artık'' diyerek
kahkülünden vazgeçen kız olmuş.
kilo milo da verilince dudaklar meydana çıkmış.
bu arada grammylerde yılın şarkısı seçilen ''rolling in the deep''den bir tek ben tiksiniyorum galiba.

okuduklarım arasında en saçması: üniversite.
galiba bu yurdumuza özel bir durum.
tam hasıl değilim konuya lakin ilkokul iyidi,candı.

içip içip ''anısını'' döven insan gördüm.
bir de ''içkinin hakkını veremiyorsun'' diyen birine
''derdimin hakkını veremiyorum '' dedim.
öyle de hazır cevap biriyim.

daha ciddi bir şarkı olsa iyiymiş şu ''istanbuldan kız mı alınır.'' isimli şarkı.
çıkış noktası falan fena değil çünkü.

saçına bant takınca kendini nostaljik sanan hatta abartıp hippi sanan kıza da yazıkar ola.

Leyla ile Mecnun dizisinde Arka Sokaklar dizisine gönderme yaparken
Mecnunun ''okul servisi gibi'' demesi tam oldu.

''Ferdi Carrefour'' diye rumuz gördüm twitterda.

bazı insanların her fotoğrafını siyah beyaza çevirdiği bir dönemi var galiba.

coca cola'nın avrupa versiyonlarında şeker kullanılırken türkiye'de glikoz şurubu kullanılmaktadır.
bilgisi iyice dağladı gönlümü.

''başak saçlı,bal gözlü'' derken iyice yiyecek reyonuna döndü ortalık.

şöyle ağz tadıyla dolu dolu ^şövanistler^ diyemedim daha du bakalım.
fırsatlarla doludur hayat.

''böceem,bebeem'' diyen insan kaldı mı be.?

rahmetli şarkıcıların vefaatlarının hemen ardındaki günde facebookta
tüm şarkıları paylaşılırsa şarkıcı hayata geri geliyormuş.

modern zaman genç hastalığı dizi tavsiye etmek.
hele de en kötü tarafı kendi sevdiği diziyi direkt tavsiye etmek.
hayır bari ''sen seversin'' de ama yok.
o sevdi ya millet sevecek.
bir de bakıyoruz abidik gubidik bir şey.

haydi güle güle..

fotoğrafta, Barış Manço 1989 senesinde ''Barış Manço ile Dere Tepe Türkiye'' programı kapsamında Antalyaya gelmiştir akabinde Demre ilçesinde serala uğramıştır ve elinde Domates Biber Patlıcanla tahmin edin hangi şarkıyı söylemektedir.

10 yorum:

Adsız dedi ki...

"Tam elini tutmak üzereyken,
aşkımı itiraf edecekken sokaktan gelen o sesle yıkıldı dünyam"
Bacak kadarken barbi bebeğimi mikrofon olarak kullanıp söylediğim şarkıdır kendileri.

ben italyanca öyrencem. fransızca çok zor, peh. ispanyolca da entretenido !

burada her daim kar. burası Ankara. olmuyor Ankara, olmuyor. hayır, madem yağıyor tatil olsun. madem tatil olmuyor, yağmasın, etraf çamur olmasın. de mi ama?

arabesk dinlemedim. itiraf ediyorum, denemedim bile.

haha, denizler altında yirmi bin fersah konusunda aynı şeyi dördüncü sınıfta ingilizce öğretmenime söyledim. çok geçmedi, askere gitti.

okuldaki şarkı yarışmasında kızın biri elinde kırmızı deri eldivenlerle ve acayip bir karizmayla sahneye çıktı. "rolling in the deep" nakarata geldiğinde sesi çatladı ve o saniyeden sonra bütün şarkıyı mırladı. eldivenlerde gözüm kalmıştı, o ayrıntıyı ondan şeettim.

hasnicktir'i biliyor muydun?

Piyaztheoz dedi ki...

en güzel çocukluk anısı Manço herhalde tabii barbi bebekten mikrofon yapmak bana peks anip olmadı B)

italyanca konusunda kolay gelsin,özel vurguları var galiba bir de ferzan özpetek filmleri iyidir.

mevsim normali neyse o olsun bence

arabeskin güzeli güzeldir her müzik türürünün cıvığı var ona denk gelmemek lazım.

ben o şakaları 4.sınıftayken yapıyordum diyorsun..

eldivenler siyah olmalı bir de şakırken hataya takılıkalınmamalı diye düşünüyorum

sanırım bilmiyorum hasnicktiri,buralar kalabalık

Adsız dedi ki...

Merhaba oğuz bey blogunuzu severek okuyoruz. Herşeyi geçtim insan kışın şöyle güzel domates bulamıyor yahu...

Piyaztheoz dedi ki...

merhaba,adsız teşekkür ederim kışım domates zor iş antalyada bu ara güzel çeri domates çıkmış kimliğinizi az ifşa etseydiniz tekliflerim olabilirdi tabii.

bossa nova dedi ki...

Bebeem diyen ben varım lö? Söylemesi zevkli ama bebeyim daha tercihim.

Nick olarak en çok aklıma gelen bu aralar ibrahim tatlıseks made in Şanlıurfa.

Adele'yi hiçbir zaman Adel olarak okumadım sanırım ben olaya daha ANATOMİK bakıyorum.

Hürrem kokusu konusuna twitter'da değinmiştim. Aslında diyecektim ki peki hürrem de bizi koklayabilecek mi, diyemedim gitti.

Tıraş olurken sevgilimi izlemeyi severim. Oysa olay saçmalık adam kıl kesiyo sonuçta ben orda fantezilerdeyim. Yine de az sakal iyidir.

Piyaztheoz dedi ki...

aha bossa gelmiş hoş gelmiş.

halen, düz bir bebeğim en etkilisi bence,abartım beyb diyenleri de duyduk bir de beybi var neyse ki bu tür fonetik işler sizin ihtisas alanınız benim başım ağrısız. B)

Abraham Sweetvoice derdi ona Vedat Özdemiroğlu o geldi benim aklıma bir de hemen şakasını yapayım '''urfa sana küsmüş'' neyse bir arkadaşım da siverek de muhtemelen sen de oradasındır kendiniz kavuşun zaten aynı lisedensiniz bananeyse artık.

tivitır kimseye randıman vermiyor güme gitmiş var mı bilmiyorum da facebook daha hayırlı o konuda.

kızlar traş olurken izlemeyi seviyorlar yahu elde edilen verilen giderek çoğalıyor neyse az sakal ailelere ipsiz sapsız bir imaj veriyor onu da söyleyim sevgili az sakal seven tüm kızlara.

Adsız dedi ki...

İsme gerek yok sayın oğuz, gün gelir hakkı usta'da bir piyaz yer tanışederiz karşılıklı. Belki bir İstanbul seyahatinde birer fincan kahve içeriz. Antalya güzel şehir efendim, şüphesiz.

Piyaztheoz dedi ki...

hayhay o zaman.
dilediğim takma ismi takabilirim sana. B)

Adsız dedi ki...

Tabi ki efendim. Ben 'emramis' veyahut 'istanbullu' deme taraftarıyım size. Ayrıca piyazı bol sirkeli yemekte fayda gören bir yapım vardır.

Piyaztheoz dedi ki...

kibarlığından tanımalıydım seni, ehehe
''piyaza 2'de gidilir'' demişti bir dostum o geldi bak aklıma.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...