Soğuk baya soğuk bir kış günüydü.Hani o tüm gün bilgisayar başında oturduğumuz günlerden.Onurdan aldığım konser haberi aklımı çelmişti ama ruhumu sıcacık etmemişti çünkü ben böyle ifadelerin adamı değildim. olsundu konser yeterdi.Bu konser gençlik kampanyalarını sesli harf kullanmadığı bir isimle tanıtan bir telefon hattı markasının ücretsiz gençlik organizasyonuydu.
Durdum kendime baktım
Duman seviyor muydum?
-Evet
Genç miydim?
-Evet
peki o markayı mı kullanıyordum?
-Hayır
Umrumda mıydı?
-Hayır
Msnde kuzenim sait yoktu. Kısa bir yürüyüşten sonra(büyük büyük 10 adım). Dayandım kapısına yavşak olmayan coolumsu bir ifadeyle
-duman konseri varmış
dedim.
Yüzüme bayat balık ifadesiyle baktı benim duman sevdiğimi kendisinin ise giden arkadaşı (özellikle bayan) varsa zaman zaman duman sevdiğini ikimizde iyi biliyorduk
Durdum,sustum,sesizzliği ben bozdum
dedim
-sen kızları ayarla biletler benden
o esnada bulaşık yıkayan halamla beraber
-vay vuy uğğ
gibi tepkiler içeren söylemlerde bulundular
-yok lan konser bedava
dedim.
-mehe ehe ehua
diye güldü.
Konser yeri ve zamanını bildirdikten sonra kapı önünde bekleme eylemimi bitirdim ve evime yöneldim.
Konsere gidiyorduk ve durağa çıktık.
-iki numara var kampüse gidiyor ona binelim yürümeyelim
dedi
başımı oynatarak onayladım çünkü hava pek soğuktu ciğerlerim pek iyi anlaşamıyordu bu soğukla
iki numara geldi öğrenci ücreti verdik. Bindik.
oturuken bir anda
-oğlum ne biçim oturuyorsun
diyerek gözleri ile bacaklarımı gösterdi
-niye lan
dedim
-karı gibi
diyerek özetledi durumu
-hadi lan
cevabımla kibar insanım ben demeye çalıştım ancak ifadem biraz yetersiz kaldı
o diyalogdan sonra pek konuşmadık
-nerede inicez lan biz
diyene kadar
cevap vermedi ancak bilmediğini de belli etti etrafa baktım konsere gidiyor tipli birisi vardı ,
dedim
-sen kızları ayarla biletler benden
o esnada bulaşık yıkayan halamla beraber
-vay vuy uğğ
gibi tepkiler içeren söylemlerde bulundular
-yok lan konser bedava
dedim.
-mehe ehe ehua
diye güldü.
Konser yeri ve zamanını bildirdikten sonra kapı önünde bekleme eylemimi bitirdim ve evime yöneldim.
Konsere gidiyorduk ve durağa çıktık.
-iki numara var kampüse gidiyor ona binelim yürümeyelim
dedi
başımı oynatarak onayladım çünkü hava pek soğuktu ciğerlerim pek iyi anlaşamıyordu bu soğukla
iki numara geldi öğrenci ücreti verdik. Bindik.
oturuken bir anda
-oğlum ne biçim oturuyorsun
diyerek gözleri ile bacaklarımı gösterdi
-niye lan
dedim
-karı gibi
diyerek özetledi durumu
-hadi lan
cevabımla kibar insanım ben demeye çalıştım ancak ifadem biraz yetersiz kaldı
o diyalogdan sonra pek konuşmadık
-nerede inicez lan biz
diyene kadar
cevap vermedi ancak bilmediğini de belli etti etrafa baktım konsere gidiyor tipli birisi vardı ,
-bunun indiği yerde inelim ,
dedim
-tamam
dedi
Kısa bir zaman zarfı sonrasında otobüsün büyük çoğunluğuna dahil olarak indik. Pek vakit geçmeden vardık. Konser alanına girişteki potalara bu ne lan dercesine baktım.
O esnada farkettim telefonum çalıyor. Hatta Onur arıyor böyle kabiliyetli bir telefonum olduğuna çok sevinmeden cevapladım çağrıyı.
-geliyoruz
dedi.
iyi tamam potaların ordayız dedim
-tamam
dedi.
konuşmayı sonlandırdık. kısa zaman zarflarından bir tanesi daha geride kaldı ve geldi. Yanında bir arkadaşımız daha vardı. Çevreme baktım yüzlerce insan artı dört saptık olsundu. Kızlar nerede dedim aradım geliyorlarmış dedi. Bir süre sonra başlamış olan konseri dinlemek için ortalar diye tabir edilen yerlere gittik. O esnada kızlar dediğimiz grubuda bulmuş olduk. samimiyetsiz bir selam fasından sonra kızlı erkekli grup olmaın çoşkusundan uzak bir biçim alıp konserin çoşkusunu yaşamaya başladık,başladılar. Grup gençlerin diline dolannan şarkıalrı peşinsıra çalıyor. Gençler yer yer çoşuyor yer yer bedava konser varmış dercesine pardon diyerek yahut demeyerek ortalıkta geziniyordu.Birden durdu grup.
Grubun solitinden
-oyy eaaay ıhaaağy
gibi sesler çıktı.
ardınan
-arkadağğşlar ağğğrkadağğşlar gütarömözün tölü komöş.
gibi bir şey söyledi arkamı döndüm. Yedi-sekiz kişilik gruba cümleyi arkadaşlar gitarımızın teli kopmuş şeklinde tercüme ettim. Müzik ile uğraşan Onur evet la teli koptu hmm gibi bilmişlik yaptı.
Kimse tınmayınca bende ona
-yedeği vardır herhalde dedim. -
-vardır
dedi.
duman konserlerin son şarkı klasiği olan köprüaltı'na gelinmişti şarkının coştuğu bölümde arkamdan çığlıklar duyum. Tahminim gibi çığlıklar kızlardan geliyor bu çığlıkları zıplayarak atmayı denemeleri durumu iyice çoşkun kılıyordu. Bunları düşünürkne bir an boş boş baktığımı farkettim ve ehe dercesine güldüm.Tepki vermediler. Şarkı bitti zaten.
Konser sonu sigara içmek durup dinemek üzere bir ağacın altına çeşitli karton parçaları yerleştirerek oturduk. O esnada konu elleri kıç altına koyup ısıtmaktan açıldı. Bende onura
-abi o el ısınmaz uyuşur
dedim
gençler ehehe mehehe gibi seslerle ve bende yapmıştım dercesine güldü. Halbuki güldürmek değildi amacım.
İlerleyen sohbetlerde konu istanbulda taksinin aşırı ucuz olmasına döndü. Ben yine Onura
-abi kaçak olsa ne olucak zehirlenicek misin?
dedim.
Bu sefer biraz güldürme amacı güdmüştüm. Bayağıda işe yaramıştı. Ardınan açılan konulara pek katılmadım.Etrafa bakındım. Genç rakçıların kukuletalı kulakları kapatan bere sevdası ile ilgilendim.
o sırada bir kız elindeki telefonu göstererek
-Kıbırsa ulaşmaya çalışıyoruz.
Dedi ve güldü. Tepki vermedim.
Kalktık ve biraz yürüdük kızlardan birinin babası olduğunu tahmin ettiğim zat beyaz bir araba ile aldı onları. Zaten önden önden yürüyen bu kızlar iyi akşamlar demeden kaybolmuştu saydım yine dört saptık. Otobüse bindik. Pek konuşmadık. Eve geldik.
Kısa bir zaman zarfı sonrasında otobüsün büyük çoğunluğuna dahil olarak indik. Pek vakit geçmeden vardık. Konser alanına girişteki potalara bu ne lan dercesine baktım.
O esnada farkettim telefonum çalıyor. Hatta Onur arıyor böyle kabiliyetli bir telefonum olduğuna çok sevinmeden cevapladım çağrıyı.
-geliyoruz
dedi.
iyi tamam potaların ordayız dedim
-tamam
dedi.
konuşmayı sonlandırdık. kısa zaman zarflarından bir tanesi daha geride kaldı ve geldi. Yanında bir arkadaşımız daha vardı. Çevreme baktım yüzlerce insan artı dört saptık olsundu. Kızlar nerede dedim aradım geliyorlarmış dedi. Bir süre sonra başlamış olan konseri dinlemek için ortalar diye tabir edilen yerlere gittik. O esnada kızlar dediğimiz grubuda bulmuş olduk. samimiyetsiz bir selam fasından sonra kızlı erkekli grup olmaın çoşkusundan uzak bir biçim alıp konserin çoşkusunu yaşamaya başladık,başladılar. Grup gençlerin diline dolannan şarkıalrı peşinsıra çalıyor. Gençler yer yer çoşuyor yer yer bedava konser varmış dercesine pardon diyerek yahut demeyerek ortalıkta geziniyordu.Birden durdu grup.
Grubun solitinden
-oyy eaaay ıhaaağy
gibi sesler çıktı.
ardınan
-arkadağğşlar ağğğrkadağğşlar gütarömözün tölü komöş.
gibi bir şey söyledi arkamı döndüm. Yedi-sekiz kişilik gruba cümleyi arkadaşlar gitarımızın teli kopmuş şeklinde tercüme ettim. Müzik ile uğraşan Onur evet la teli koptu hmm gibi bilmişlik yaptı.
Kimse tınmayınca bende ona
-yedeği vardır herhalde dedim. -
-vardır
dedi.
duman konserlerin son şarkı klasiği olan köprüaltı'na gelinmişti şarkının coştuğu bölümde arkamdan çığlıklar duyum. Tahminim gibi çığlıklar kızlardan geliyor bu çığlıkları zıplayarak atmayı denemeleri durumu iyice çoşkun kılıyordu. Bunları düşünürkne bir an boş boş baktığımı farkettim ve ehe dercesine güldüm.Tepki vermediler. Şarkı bitti zaten.
Konser sonu sigara içmek durup dinemek üzere bir ağacın altına çeşitli karton parçaları yerleştirerek oturduk. O esnada konu elleri kıç altına koyup ısıtmaktan açıldı. Bende onura
-abi o el ısınmaz uyuşur
dedim
gençler ehehe mehehe gibi seslerle ve bende yapmıştım dercesine güldü. Halbuki güldürmek değildi amacım.
İlerleyen sohbetlerde konu istanbulda taksinin aşırı ucuz olmasına döndü. Ben yine Onura
-abi kaçak olsa ne olucak zehirlenicek misin?
dedim.
Bu sefer biraz güldürme amacı güdmüştüm. Bayağıda işe yaramıştı. Ardınan açılan konulara pek katılmadım.Etrafa bakındım. Genç rakçıların kukuletalı kulakları kapatan bere sevdası ile ilgilendim.
o sırada bir kız elindeki telefonu göstererek
-Kıbırsa ulaşmaya çalışıyoruz.
Dedi ve güldü. Tepki vermedim.
Kalktık ve biraz yürüdük kızlardan birinin babası olduğunu tahmin ettiğim zat beyaz bir araba ile aldı onları. Zaten önden önden yürüyen bu kızlar iyi akşamlar demeden kaybolmuştu saydım yine dört saptık. Otobüse bindik. Pek konuşmadık. Eve geldik.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder