
sevgili okur, bence paçadan beyaz çorabın görünmesi hadisesi kesin tekrar moda olacak.
'hakaniyetle' diye bir laf var hiç sevmem o lafı
erikli adlı su markasını görünce ''sadesi yok mu?'' demek yasaklanabilir.
nerede bir pfilipsi, pilipis okuyan var?
okurum yazı özlemiştir diye yazıyorum blogu.
ben de yazı özledim ama mevsim olanını.
facebox diye bir şey varmış.
kornetto'nun son reklamının çekildiği şehir Antalya
şarkıcı da Serhat Bedük.
film çekimi mi?
kazı çalışması mı?
hangisi daha iyi reytiiinnng alır?
sözlenmek bi başka komik geliyor bana
nişan o kadar komik gelmiyor mesela
'siyas-et' diye et ürünleri markası olsa ya
geçen günlerden birinde, biri gitar çalan bir takım gençlerin yanlarına birisi türbanlı 2 kız geldi,biraz gitarı dinledikten sonra türbanlı olan türbanını çıkardı saçlarını savurdu,''çok güzel çalıyorsunuz ben de yeni başladım'' dedi.
gençler ''kız dinden çıktı'' yorumunda anlaşırlarken ,
ben, ''gitarı biz çalmıyoruz tek kişi çalıyor'' dedim.
Özkan Uğur seslendirdiği bir reklamda adamın aklı gitti diyor.
ona aklım gidiyor.
köpüklü içkiler içkinizin ısısını koruma hususun da daha başarılırıdr.
ayrıca fantastik bir lezette gratze mile.
yeni dönem medya güzellerini falan hç bilmiyorum ben
cesika,cenifır dolmuş ortalık.
en son benim bildiğim nikol kidmın vardı.
kavgaya gelirsem, bilinki kavga ederim.
'hakaniyetle' diye bir laf var hiç sevmem o lafı
erikli adlı su markasını görünce ''sadesi yok mu?'' demek yasaklanabilir.
nerede bir pfilipsi, pilipis okuyan var?
okurum yazı özlemiştir diye yazıyorum blogu.
ben de yazı özledim ama mevsim olanını.
facebox diye bir şey varmış.
kornetto'nun son reklamının çekildiği şehir Antalya
şarkıcı da Serhat Bedük.
film çekimi mi?
kazı çalışması mı?
hangisi daha iyi reytiiinnng alır?
sözlenmek bi başka komik geliyor bana
nişan o kadar komik gelmiyor mesela
'siyas-et' diye et ürünleri markası olsa ya
geçen günlerden birinde, biri gitar çalan bir takım gençlerin yanlarına birisi türbanlı 2 kız geldi,biraz gitarı dinledikten sonra türbanlı olan türbanını çıkardı saçlarını savurdu,''çok güzel çalıyorsunuz ben de yeni başladım'' dedi.
gençler ''kız dinden çıktı'' yorumunda anlaşırlarken ,
ben, ''gitarı biz çalmıyoruz tek kişi çalıyor'' dedim.
Özkan Uğur seslendirdiği bir reklamda adamın aklı gitti diyor.
ona aklım gidiyor.
köpüklü içkiler içkinizin ısısını koruma hususun da daha başarılırıdr.
ayrıca fantastik bir lezette gratze mile.
yeni dönem medya güzellerini falan hç bilmiyorum ben
cesika,cenifır dolmuş ortalık.
en son benim bildiğim nikol kidmın vardı.
kavgaya gelirsem, bilinki kavga ederim.
sadece kavga içn geçerli değildir bu kararlılığım
mesela: bir tişörtü almaya gelirsem, o tişört alırım.
daha iyi bir tişört gelse de olmaz.
aynı sayıda insanın beklediği sıralardan birisini tercih etmek büyük zorluk.
hemen analize başlıyorum(yaş ortalaması,bilgisayar becerisi)
elde bira ile fotoğraf çekinmek güzel bir şey değil.
ana okulu öğremenimizin kalbinin pille çalıştığını duymuştuk da aklımız gitmişti.
nerede bir eskiye ''ex'' diyen var bıızz gibin soğurum ondan.
öğlene doğru best efeme denk geldim.
90lar türkçe pop çalıyordu sevenlerine duyrulur!
sıkısısısıksısıksısıısksısıskısısıks sımsıkı sar beni!
ağacın koalaya yazdığı şarkısı.
sigara kelime olarak da zarif değil
sigerette bir nebze daha zarif.
zaten sen ''segaraağğğğğggrrrkkk puuuu'' diye tükürürecesine konuşursan olmaz.
sinirim tepemde çok komik bir laf.
ucuz kırmızı şarap ile vişneli tang'i karıştıryorlarmış.
selin adlı kız dedi bunu
onur adlı erkek ile uyguladılar.
tadına baktım ben pek sevmedim.
şarabımın yarısna gelince bir an durdum
''beyaz şarap aklı simgeler'' dedim.
ilgilenmediler,
''kızmızı da kalbi'' dedim.
yine ilgilenmediler.
bir insanın öfkelenince bir aile üyesine yahut bir ahbabına benzmesini hiç sevmem,seveni de sevmem.
bireysel yakın zaman nostaljisi
2006: çok fazla kafela içtiğim yıl
2005:okulumun bittiği yıl
güzel dersanemizde farkettiğimiz bir durum var.
şöyle:içeride sigara içme yasağı yüzünden (sigara içmeyen bizlere değil de) yasalara saygılı insanlar dışarıda sigara içiyorlar ancak bu eylemi kapının önünde gerçekleştirdikleri için tek kapılı mekanların içerisndeki sigara sevmeyenleri içeriye mecbur bırakmış oluyorlar.
neyse,bu konuda kaba konuşmak istemiyorum.
billie jean adlı şarkıyı ''bliycin bu soruları'' diye söylemem?
ay em dı van .
hav ay met yor madır adlı dizide ted mozbiy'i düğün günü terkeyleyen sitellanın allah belasını versin.
gerçi tediy biyır'a müstahaktı.
el şeyi ile gerdeğe girmek gibi evlenilir mi lan dümbük?
yok ''gelinin kardeşinin düğünü iptal olmuş da o düğünü biz alalım'' falan filan.
ensesi güzel insan diye bir şey var mıdır?
onunla yaşanan ilişki esnest ilişki değil ha
aman!
ilkokul örtmenim yazı yazdırırken satır başına yazılacak yerler için ''satır başı'' derdi.
bende 'bıçak sapı' derdim kendi kendime.
ilko kulun-kölen olayım.
belindeki kemer olayım.
mmmaaaahh
öperim dişi okurları.
erkekler ile tokalaşırım.
imza günü mü yapsam?
mesela: bir tişörtü almaya gelirsem, o tişört alırım.
daha iyi bir tişört gelse de olmaz.
aynı sayıda insanın beklediği sıralardan birisini tercih etmek büyük zorluk.
hemen analize başlıyorum(yaş ortalaması,bilgisayar becerisi)
elde bira ile fotoğraf çekinmek güzel bir şey değil.
ana okulu öğremenimizin kalbinin pille çalıştığını duymuştuk da aklımız gitmişti.
nerede bir eskiye ''ex'' diyen var bıızz gibin soğurum ondan.
öğlene doğru best efeme denk geldim.
90lar türkçe pop çalıyordu sevenlerine duyrulur!
sıkısısısıksısıksısıısksısıskısısıks sımsıkı sar beni!
ağacın koalaya yazdığı şarkısı.
sigara kelime olarak da zarif değil
sigerette bir nebze daha zarif.
zaten sen ''segaraağğğğğggrrrkkk puuuu'' diye tükürürecesine konuşursan olmaz.
sinirim tepemde çok komik bir laf.
ucuz kırmızı şarap ile vişneli tang'i karıştıryorlarmış.
selin adlı kız dedi bunu
onur adlı erkek ile uyguladılar.
tadına baktım ben pek sevmedim.
şarabımın yarısna gelince bir an durdum
''beyaz şarap aklı simgeler'' dedim.
ilgilenmediler,
''kızmızı da kalbi'' dedim.
yine ilgilenmediler.
bir insanın öfkelenince bir aile üyesine yahut bir ahbabına benzmesini hiç sevmem,seveni de sevmem.
bireysel yakın zaman nostaljisi
2006: çok fazla kafela içtiğim yıl
2005:okulumun bittiği yıl
güzel dersanemizde farkettiğimiz bir durum var.
şöyle:içeride sigara içme yasağı yüzünden (sigara içmeyen bizlere değil de) yasalara saygılı insanlar dışarıda sigara içiyorlar ancak bu eylemi kapının önünde gerçekleştirdikleri için tek kapılı mekanların içerisndeki sigara sevmeyenleri içeriye mecbur bırakmış oluyorlar.
neyse,bu konuda kaba konuşmak istemiyorum.
billie jean adlı şarkıyı ''bliycin bu soruları'' diye söylemem?
ay em dı van .
hav ay met yor madır adlı dizide ted mozbiy'i düğün günü terkeyleyen sitellanın allah belasını versin.
gerçi tediy biyır'a müstahaktı.
el şeyi ile gerdeğe girmek gibi evlenilir mi lan dümbük?
yok ''gelinin kardeşinin düğünü iptal olmuş da o düğünü biz alalım'' falan filan.
ensesi güzel insan diye bir şey var mıdır?
onunla yaşanan ilişki esnest ilişki değil ha
aman!
ilkokul örtmenim yazı yazdırırken satır başına yazılacak yerler için ''satır başı'' derdi.
bende 'bıçak sapı' derdim kendi kendime.
ilko kulun-kölen olayım.
belindeki kemer olayım.
mmmaaaahh
öperim dişi okurları.
erkekler ile tokalaşırım.
imza günü mü yapsam?
fotoğraftaki benim
düzenleme de benim
deklanşör Murtat Kocakaplan'ın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder