13.03.2008

Düşününce çapakta çok garip bir şey.
Güzel diye tabir edilen kirpiklilerde daha çok oluyor galiba

iks-bunun çapı kaçtır lo?
ye-bilmem ölçmedim
iks-e hadi çapakta öğrenek

Bazı şakacı arkadaşlar var benden uzakdursunlar. Zira bazı şakalar hiç komik değil
Şakacı şirini eskiden beri sevmem

Sürekli uzakta bir şey varmışcasına uzaklara bakarak yürüyen ve her daim elele gezen çiftler,sizi çok garipsiyorum.içinde yaşadığınız hayattan bu şekilde mi uzaklaşıyorsunuz uzaklara baktığınız gözlerinizle koridorlar mı açıyorsunuz yani nedir?

Nejat Yavaşoğulları'nın sesi ile dalga geçiyoruz yıllardır.Esasında gayet orjinal bir ses ve Yavaşoğulları değişik bir soyadı

gözlerimi geri alamam

amansız olan şeyler ve aman vermeyen şeyler diyorum ve okuru iç dünyasına doğru yolluyorum
edebiyatçı taktikleri

bir zamanlar uzun saçlı olmak yetti bana
Hiç olmayanlara az biraz acıyacağım. Hiç bıyık bırakmamış kişi içinde aynı şey geçerli olabilir.
kızlar hariç

Sazlı Şiir
Saz enstürman demektir.
Sizin saz sandığınız şey bağlama
Saz enstürman demektir.
Soğan çok acı ama artık ağlama

evet bugün türküntürküleri programında önemli saz üstadı vehbi dehdeh var.Sayın dehdeh sizin saz sandığınız oldukça derin ve dolu bunu bizlere biraz açıklar mısınız?

cenk ve erdem'in internette pek bulunmayan tüm şarkıları bende var.
çalın kapımı verin sidiyi çekeyim sidiye oturur bi kahve içeriz belki

''yaşasın el yapımı hediyeler''

el yapımı vs hand made
ingilizceyi de yazıldığı gibi okusaydık hand made kelimesi gerçekten türkçesine göre bayağı kaba kalacaktı.

Güreş ayakkabılarının modası hemen geçti.
Şükür etmek lazım

2002 dünya kupasının havasını bir daha nah yakalarız.

Tezahürat başlatmak fazlası ile tatmin ediyor insanı gerçi kolay bir olay aslında bir sürü motive insan var.

Mikrofonu koltuk altına koyup alkış tutmak.

Kağıttan uçak yapamıyorum ve kağıttan uçak yapamıyorum diyorum sanki demirden yapabiliyor gibi.


----------------------------------------------------------------------------------
Volkan Demirel penaltıları çıkardı kahraman oldu ya ben onu lisede sınıf maçları turnuvasında yapmıştım.
koyu sarı t-shirt,siyah basketbol şortu,siyah kısa çoraplar ve siyah salon futbolu ayakkabılarım vardı.Kaleci eldivenleri yüzünden ellerim kokuyordu olsundu.
Güçsüz bir takımdık ve güçsüz bir takımla ünvan maçı(üçüncülük için)oynuyorduk.
Herhalde turnuvanın en keyifli maçıydı. son dakikalar da kalemden karşı kaleye gol atmaya bile çıkmış atmamış sonradan boş kaleme top ile gol atmaya gelen rakip oyuncuyu bir formula 1 arabası hızı ile yakalayıp etkisiz hale getirmişyim.
Denk güçlerin mücadelesi şeklinde geçen maç eşitlikle sonuçlanınca seri penaltı atışlarına geçildi.
Kalede ben,kokan eldivenlerim,özgüvenim ve zekam vardı.
Karşımda rakip takımın ''atarız ya''sı,uzak sayılamayacak bir mesafedeki top ve eli düdüklü bir beden eğtimi hocası vardı.
çevreme baktım milyonlar bizi ilemiyordu ama öğretmenlerin de dahil olduğu büyük sayılacak bir kalabalık tarafından izleniyor ve garipsediğimiz bir şekilde destekleniyorduk(bknz. okulun sevilmeyen sınıfı)
böyle maçlarda babacan tavırlı hakemlerin(beden eğtimi dersi hocalarınının) inceden torpil yaptığını tecrübelerim ile edinmiştim.
Bu sebepten kalecilerin penaltı atışları sırasında topa vurulana kadar çizgide kalma kuralını bir adım önde bekleyerek hiçe saymıştım.
Böyle şekilde bi kaç penaltı kurtardım. Ben kuratdıkça onlar daha bir niyetsiz attı yine kurtardım.
Döndük dolaştık.
Atış sırası bizdeydi atarsak bitiyordu (o kadar kurtadım yani) takımım ''oz atsın'' dedi.''tamam'' dedim.
Topun başında olağan sakinliğimle bekliyordum.
Çok açılmadım, bilirim çok açılınca kaçar penaltı.
Kaleciye baktım öylesine kaleciydi.''Sen kaleye geç'' denmiş ve geçmiş gibiydi.
Ayaklarına baktım tam çizgideydi biraz utandım.
Topa baktım ''e hadi ama'' diyordu.
Son bir kez daha kaleye baktım ve önce kaleciyi yatırmayı sonra boş köşeye topu göndermeyi düşündüm kendi kendime.
Düdük sesinin ardından topa yaklaştım.
Düşündüğüm oluyordu topa vurmadan önce kaleci yatmıştı ama benim topu atmayı planladığım yere yatmıştı aniden değiştirdim köşemi diğer köşeye gönderdim top havada süzüldü süzüldü ulan 3-4 metrelik mesafede bir top bu kadar mı süzülürdü? insan bazen yavaş çekim yaşıyor.
ben tam doksana çaktım derken top birazdaha yukarı çıkmak ve oradan dışarı çıkmak istedi gol olmadı ama avantaj hala bizdeydi çünkü kalede ben vardım bunu takımdakiler de biliyordu.
Seyirciler artık nasıl bağlanmışlarsa duruma ben penaltıyı kaçırınca elektrikler aniden kesilmişçesine ''aaaauuuuğğ'' dedi.
Ardından rakibin kullandığı penaltı gol ile sonuçlandı sıra tekrar bizim takımdaydı attık bir şekilde bu sefer benim işi kaleden bitirmeme kalmıştı durum karşı takım atamaz ise biticekti.
attı...
tuttum.
bitirdim.
Volkan kadar koşmadım ama koştum toplandık zıpladık,sevindik,alkışlandık,Alper açık su şişesini salladı avrupa kupası maçı havası oldu.
Çok güzel olduk.

arayıp bulmayanlara isimler
kız:Duman
erkek:Şebnem Ferah
kararsız:Tokio Hotel

şarkı tavsiyesi
CatPower-Satisfaction

son olarak kağıdın sivrileştirilip bir borunun yardımı ile hızlıca üflendiği olayı bilen insanlardanım.

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...